İçeriğe geç

Aktif pasif ne demek muhasebe ?

Aktif Pasif: Muhasebenin Beni Saran Dünyası

Kayseri’nin o taş binalarının arasına bir sabah daha uyanıyorum. Gözlerim hala uykuya doymamışken, kahvemi alıp bilgisayarın başına geçiyorum. Ama bu sabah bir şeyler farklı. Gözlerimin önünde yansıyan şey, muhasebe kavramları. Aktif pasif, bu sabah ruhumun bir parçası gibi hissediyorum.

Hayatımda İlk Kez Aktif Pasif ile Tanışmak

Bir zamanlar, üniversiteyi kazandığımda içimde bolca heyecan vardı. Kayseri’ye, memleketime dönerken arabada babamla sohbet ederken, muhasebe derslerine başlamakla ilgili kaygılarımı döküyordum. “Düşünme öyle,” demişti babam. “Hadi bakalım, ne kadarını anlayabileceksin, göreceğiz.” Bu sözler, kaygılarını biraz daha derinleştirse de içimde bir umut uyandırmıştı. Anlatacağına inandığım bir öğretmen vardı çünkü.

İlk gün okulda muhasebe dersine girdiğimde, her şey çok karışıktı. Fakat bir gün dersin sonunda hocamız bir şey söyledi: “Aktif ve pasif dengede olmalı. İkisi de birbirini tamamlar.” O anda bu cümle, benim için sadece bir muhasebe kavramıydı. Ama günler geçtikçe, derinlere inince, bu basit cümlenin aslında ne kadar anlamlı olduğunu fark ettim.

“Aktif” ve “Pasif” Ne Demek?

Bazen günlük hayatımda yaşadığım zorluklar, aktif ve pasif arasındaki dengeyi hatırlatıyordu. Aktif, bize neyi sunduğumuzu, nereye yöneldiğimizi, gücümüzün nereden geldiğini anlatıyordu. Pasif ise geçmişin izlerini, borçları, geri ödenmesi gerekenleri… Bu dengeyi bulmak, sadece bir muhasebe kavramından daha fazlasıydı. O zaman, öğrendiğim şeyler birdenbire günlük hayatımın bir parçası haline gelmeye başladı.

Kayseri’nin o taş evlerinden birine girdiğimde, iş yerimdeki işlerimi toparlarken, masamın üzerindeki hesapları gördüm. Elimdeki faturalar, ödeme planları… Hepsi bana pasifliği hatırlatıyordu. Pasifin, her şeyin gecikmiş tarafını temsil ettiğini, ödenmesi gereken borçları gösterdiğini hissettim. Ama aynı zamanda aktif hesapların bana umut verdiğini de biliyordum. Çünkü her zaman bir şeyler birikir, her zaman bir şeyler büyür. İşte o an fark ettim: Aktif, sadece parayı değil, geleceği de simgeliyordu.

Duygularımın Ortasında Muhasebe

Bir sabah, hayatımın en zor zamanlarından birini yaşıyordum. İşler tıkanmış, çözüm yolları daralmıştı. Kayseri’nin o soğuk sabahlarından birinde, bilgisayarımda tek tek hesapları inceledim. Pasif hesaplarım büyümüş, borçlarım artmıştı. Ama bir an durup derin bir nefes aldım. “Bunlar geçici,” dedim. “Aktif hesaplarımda beni bekleyen yeni başlangıçlar var.” Sadece hesaplarımı değil, aynı zamanda duygularımı da düzenlemem gerektiğini fark ettim. Çünkü her aktif, her yeni kazanç, bir umut taşıyordu.

Bunlar sadece bir muhasebe kavramı değildi, hayatımın bir parçasıydı. Bu sabah gözlerimden yaşlar süzüldü, çünkü sonunda anlamıştım: Hayat, tıpkı muhasebe gibi; gelir gider, her şey bir denge arar. Borçları ödeyip, geleceğe yatırım yapabilmek için aktif hesaplarımı güçlendirmem gerekirdi.

Sonuçta

Bir süredir o ilk tanıştığım aktif ve pasif kavramları, beni hayatın zorluklarıyla yüzleştiriyordu. Bu kavramlar, bana sadece muhasebeyi öğretmedi. Beni, kendimle yüzleştirdi, borçlarımı, hatalarımı ve şüphelerimi gösterdi. Ama aynı zamanda umut verdi. Çünkü hayat, her zaman büyüyen aktif bir hesaba sahip olmamızı ister. Geçmişin yüklerinden kurtulup, geleceğe sağlam adımlarla yürümemiz gerekir.

Bugün, Kayseri’nin o sessiz sabahında, gözlerimden yeni bir umutla bakıyorum. Çünkü her aktif, her yeni başlangıç, her yeni fırsat, biraz daha ileriye gitmemi sağlıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
bets10